Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Yönetim Kurulu Başkanı Firuz Bağlıkaya, 2023 başında yürürlüğe girmesi beklenen konaklama vergisine ilişkin endişelerini dile getirerek bu uygulamanın ertelenmesi talebinde bulundu.
Turizm sektörünün henüz salgının oluşturduğu hasarları tam olarak atlatamadığını, dolayısıyla konaklama vergisinin 2023 yılı başında devreye girmesinin sektörü zorlayacağını aktaran Bağlıkaya, TÜRSAB olarak öncelikli beklentilerinin vergi uygulanmasının ertelenmesi olduğunu ifade etti.
‘FİYAT ANLAŞMAZLIKLARINA YOL AÇACAK’
Verginin ertelenmesi ile ilgili talebin bir diğer gerekçesini, tur operatörleri ile oteller arasındaki 2023 yılına ilişkin kontratların yapılmaya başlanması oluşturduğuna dikkati çeken Bağlıkaya, şöyle devam etti:
“Konaklama vergisinin 2023 başında devreye girmesi tur operatörleri ile oteller arasında fiyat anlaşmazlıklarına neden olabilecek, sektörümüzün üzerinde ek bir yük oluşturacak.
Hazırlanan tebliğe göre, verginin konaklama fiyatı üzerinden yüzde 2 oranında alınması planlanıyor. Bu da seyahat acentesi ile otel arasında gizli kalması gereken fiyatın herkes tarafından öğrenilmesi anlamına geliyor.”
‘FİYAT ÜZERİNDEN DEĞİL, SABİT BİR RAKAM ÜZERİNDEN ALINMALI’
Bağlıkaya, bu bakımdan TÜRSAB olarak konaklama vergisinin fiyat üzerinden değil, sabit bir rakam üzerinden alınması yönünde önerilerinin bulunduğunu aktararak, sabit fiyatlı konaklama vergisi belirlenirken de bölge, destinasyon ve konaklama gerçekleştirilecek tesisin nitelik ve sınıflandırmasının da dikkate alınması gerektiğini vurguladı.
‘ALTIN YUMURTLAYAN TAVUĞU KESMEYE ÇALIŞIYORLAR’
Bağlıkaya, “Sektör olarak üzerimizdeki en büyük yüklerden birini de Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı’nın aldığı katkı payı oluşturuyor” dedi.
“Turizm sektörünün doğrudan ciroları üzerinden para toplanan bir yapıdan bahsediyoruz.
Yani turizmci, bırakın kâr etmeyi, zarar etse dahi, elde ettiği ciro üzerinden TGA’ya ödeme yapmak zorunda bırakılıyor” diyen Bağlıkaya, şöyle devam etti:
“Topladığı paranın nasıl harcandığı konusunda da turizm sektörüne yönelik yeterli bir bilgilendirme maalesef bulunmuyor.
Turizm ülkemize döviz kazandıran, dış ticaret açığını kapatan, deyim yerindeyse ülke için altın yumurtlayan tavuk konumunda. Ancak bugün yapılan, bu altın yumurtlayan tavuğu beslemek yerine kesmeye çalışmak. Bu anlayıştan vazgeçilmesi gerekiyor.”
‘CUMHURİYET TARİHİNİN EN YÜKSEK GELİRİ’ HEDEFİ
Bağlıkaya ayrıca, turist sayısına ilişkin tahminlerini de anlattı.
Herhangi bir aksilik olmaması durumunda, gelecek yıl Cumhuriyet’in 100. yılında tarihin en yüksek turist sayısı ve en yüksek gelirine ulaşılacağı öngörüsünde bulunan Bağlıkaya, şöyle devam etti:
“Türk Hava Yolları’nın Rusya’dan Türkiye’ye uçuşlarla ilgili aldığı önlemler, charter seferlerinin yanı sıra diğer alternatif pazarlar ve Avrupa’nın her yerinde yaşanan ciddi bir seyahat artışı sayesinde ziyaretçi sayısı bakımından 2022’yi iyi bir noktada kapatacağız.
Asıl önemli olan kişi başı turizm gelirlerini artırmak. Bu bakımdan hem kişi başı turizm gelirini hem de gecelik kişi başı gelirlerini artıracak bir turizm politikasını baştan kurgulamamız gerekli.”
Bir önceki UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi'ne Nasreddin Hoca da girdi başlıklı yazımızda Kültür, Somut Olmayan Kültürel Miras ve Türkiye'nin hakkında bilgiler verilmektedir.